Samsun’da son dönem uygulanan ulaşım sistemine ek faaliyetleri değerlendiren TŞOF Genel Başkanı Fevzi Apaydın, çok özel açıklamalarda bulundu.” Büyükşehir ile dargın kardeşler gibiyiz. Bugün fırsatını bulsa şoför esnafının elinden yaptığı uygulamalar ile kontak anahtarlarını almaya çalışacak” dedi.
ULAŞIMDA HIRS UĞRUNA YANLIŞ KARARLAR ALINIYOR
TŞOF Genel Başkanı Fevzi Apaydın Samsun Büyükşehir Belediyesi’nin almış olduğu ulaşım kararlarında yapmış olduğu yanlış adımları şu şekilde açıkladı. “Hangi şehirde olursa olsun belediye bulunduğu kentte trafik düzeni içerisinde ulaşımı sağlamaktır. Samsun Büyükşehir Belediye başkanı Yusuf Ziya Yılmaz göreve geldiği zaman ilk gördüğü samsundaki taşıma sektöründe belediyeye ait halk otobüslerinin zarar etmesiyle özelleştirmeye gitmesiydi. Bunu o yıllarda kendileri ifade etti. Bugün Samsun’da ulaşım sektöründe bir sıkıntı varsa belediyenin bunu çözmesi lazım. Bunlar nedir? Belediye’nin özelleştirmiş olduğu 106 adet özel halk otobüsleri perişan halde. Özelleştirmiş odluğu bu sistemi yine kendi elleriyle bitme noktasına getirdi. Bugün bu otobüsler yaktıkları yakıtın giderini bile tamamlayamıyorlar. İşçi çalıştıramıyorlar hatta birçoğu da icralık durumda. Bu araçlar satılırken belediye çok yüksek bedelle sattı. Şimdi duyuyoruz ki Belediye zarar ediyoruz diye yüksek rakamlar ile özelleştirdiği otobüslerden sonra kendi bünyesinde devam eden 40 otobüsün yanına 70 adet yeni otobüs alarak Atatürk Bulvarından, Tekkeköy’den İncesu’ya hatta Üniversiteye kadar 4 yeni güzergâh sistemiyle hem minibüsleri hem de özelleştirmiş olduğu otobüs esnafını karşısına aldı” diye belirtti.
BEN MİNİBÜSCÜYÜ DOLMUŞCUYU TAKSİCİYİ TANIMIYORUM DİYEMEZSİN
Ulaşım sisteminde minibüsçülük ve dolmuşçuluk kolay gelmedi diyen Apaydın, “ 60 senelik geriye dönük bir mazisi var. Bunu iyileştirmek için belediye çalışma yapabilir bizde bu çalışmanın içerisinde olabiliriz. Ama ben minibüsçüyü, dolmuşçuyu, taksiciyi tanımıyorum demek belediye için bir lükstür. Onları tanıyacaksın onlarında çoluk çocuğu var. Onlarda belediye ve genel seçimlerde rey kullanan insanlar olduğunu unutmayın. Bu insanların Suriye’den Irak’tan gelen vatandaşlar olmadığını Türk vatandaşı olduğunu aklınızdan çıkartmayın. Kaldı ki Hükümetimiz o mülteci vatandaşlara da eksiksiz hizmet veriyor” diyerek yapılan uygulamalarda esnafın fikir ve haklarını savundu.
ŞÖFÖR ESNAFINA SAYGISIZLIK
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gecesi gündüzü yok, havada karada her yerde toplantı yapıyor. Türkiye’deki çalışmaları takip ediyor diyen Fevzi Apaydın, “ Her ay belediye başkanlarını yanına çağırıp toplantılar düzenliyor. Diyor ki ‘siz meydan açarsınız yol yaparsınız, su getirirsiniz ama en dikkat edilmesi gereken konu halkın gönlüne giden yolu sakın kapamayın buna dikkat edin’ diye uyarıyor. Bunu boşuna söylemiyor biliyor ki bazı belediyelerde yapılan konular kendisine kadar ulaşıyor. Hükümet bu denli uğraşırken siz o şehrin esnafını minibüsçüyü dolmuşçusunu taksicisini karşınıza alıyorsunuz. Köşe başlarında dolmuşçuluk yapar gibi simdi belediyenin otobüsleri var. Bunu minibüsçüye dolmuşçuya kızarak samsun halkına harcayacağın paraları kanalize etmek bize göre saygısızlıktır” şeklinde ifade etti.
BÜYÜKŞEHİR KENDİSİ KAYBEDER
TŞOF Başkanı Fevzi Apaydın, “Rahmetli Kenan Şara ile birçok kez istişarelerde bulunduk. Onun zamanında bazı noktalara getirmiş olduğumuz durumlar Kenan Şara’nın Rahmetli olmasıyla tekrar başa dönüldü. Kamuda bir devamlılık ve süreklilik olur. Şara’dan sonra gelen kişinin bu çalışmalarda gelen duruma beğenir beğenmez bir süreklilik devam ettirmesi gerekirken şuan Samsun ulaşımı ve esnafı bir kördüğüme getirildi. Büyükşehir Belediyesi’nin elinde mevzuattan kaynaklanan çok büyük bir yetkisi bulunmakta bunu bizim aleyhimize kullanırsa kendisi kaybeder. Dolmuşu minibüsü taksiyi kaldıramazsın. Bunu kaldırman için bir proje üretmen ve bu proje içerisine bu esnafı dâhil etmen gerekli. Bu önceden beri bu şekilde halledilir. Bunu çorum, bursa, kayseri, İzmir vs. bu şekilde halletmiş. İstanbul bile 17 Milyonluk bir şehir iken bunu çözmüş ama biz 650 binlik bir şehir iken kördüğüme getirmenin bir manası yok. Belediye bizi tanımıyor, arkadaşlarımız her gün belediyenin bu yanlışları hakkında konuşuyorlar bunlar şık olmayan durumlar. Belediye esnafla halk ile kol kola olmalıdır” şeklinde konuştu.
ESNAFLA DARĞIN BAŞKAN OLAMAZ
Apaydın, “Kimse sanmasın ki Başkan Yusuf Ziya Yılmaz bir tek şoför esnafı ile dargın. Sanayi esnafının halini görüyorsunuz. Büyükşehir belediyesi tüm esnafla neredeyse dargın durumda. Belediye Başkanı dediğiniz esnafla barışık kol kola olmalı birlikte hareket etmeli. Ben başka şehirlere gidince orada ki belediye başkanlarına gıpta ediyorum. Başkan esnafla oturmuş çay içiyor yemeğini yiyor sohbetini fikir alışverişini yapıyor. Bu neden Samsun’da olmuyor. Biz olması gerekeni söylüyoruz kimsenin ardından küfretmiyoruz. Diyoruz ki, yapılan uygulamalar daha doğru istişareler eşliğinde karşılıklı yapılırsa daha doğru olur bundan Samsun kazanır” ifadesinde bulundu.
BÜYÜKŞEHİR’İN NİYETİ HALİS DEĞİL
Biz esnafımızın hakkını koruyup kolladığımız için büyükşehir bize gerginse evet bizde gerginiz diyen Apaydın, “ Biz esnafımızı koruyoruz. Daha yakın bir tarihte Atakum’da üç tane minibüs Belediye’den satıldı. Bugün 101 tane minibüsümüz çalışıyor orada. Raylı sistemin gitmesiyle zaten yüzde 70 işleri kesilen minibüsçüler hem gideri karşılamaya çalışıyor hem de evine ekmek götürmeye çalışıyor. Burada 350 Bin lira değerinde minibüs satıldı. Bu satılan rakam havadan gelen bir rakam değil. Onu alabilmek için o insanlar ne fedakârlıklar yaptı. Atakum – Kurupelit – Fakülte hattında üniversite kurulduğundan bu yana minibüs sitemi çalışıyor adetleri artmadı o zaman da 72’idi şuanda da aynı kaldı. Bizim orada taşıdığımız gerek personel gerekse öğrenci gerekse vatandaş bu zamana kadar bir tek şikâyet yok. Şoförlerimiz abi ve baba şefkatinde oradaki öğrencileri koruyup kollamış yeri geldiğinde parasız taşımız ama asla yolda bırakmamıştır. Bu minibüsçülüğü yok etmeye çalışmakla belediye başkanının eline ne geçer. Üniversiteye çıkacak araçlar içerisinde bir tek minibüse izin vermeyerek Büyükşehir’in niyetinde halis niyet olmadığını görüyoruz. Biz raylıya karşı değil başından beri isteyen tarafız. 650 Binlik Samsun’da vatandaş özgür iradesiyle istediği ulaşım sistemiyle bir yerden bir yere gitsin istiyoruz. Ulaşımın tekelleşmesine karşıyız bizim haklarımız göz ardı edilmemeli. Devlet esnaf ve halk varsa devlettir” diye belirtti.
BELEDİYE İLE DARGIN KARDEŞLER GİBİYİZ
Biz belediye ile dargın kardeşler gibiyiz şeklinde aralarındaki durumu ifade eden Apaydın, “ Belediye başkanı ve onun altında çalışanlar sorunlarımıza karşı vurdumduymaz davranmaları akıl karı değil. Ama bakıyoruz bizi yok etmek için elinden geleni yapıyor. Biz iyi niyetliyiz ama Başkan Yusuf Ziya Yılmaz’ın niyeti bize göre iyi değil. Bugün fırsatını bulsa elimizden kontak anahtarlarını alacak. Belediye başkanının il genelinde ki tek problemi tabii biz değiliz. Ama gerekli talimatı verip bizim sesimize taleplerimize karşılık verecek daire başkanları ve genel müdürleri var. Onların davranışları ve karşılıklı düzenlenecek istişareler eşliğinde çözülmeyecek durum yok. Yeter ki onlarda halis niyet ile yaklaşım göstersinler. Biz Karadeniz’in en büyük kentiyiz. Bizim burada kavga olursa dargınlık olursa başka yerde neler olmaz. Bizim bunları içimizde çözmemiz lazım. Çözülmemesi içinde hiçbir neden yok. Yeter ki Büyükşehir’de bu kasma kaostan vazgeçsin uzlaşmak için bir adım atsın niyetlerinin halis olduklarını bizlere göstersinler” sözleriyle yaşanan tatsızlıkların artık tatlıya bağlanmasını istediklerini açıkladı.
HABER: Gül Su GÜNDÜZ
Akasyam Haber/ Haber Aramizda